Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

HAKKIMDA

Blog yazılarının da telif hakkına tabi tutulabileceğini hatırlatırız.

31 Aralık 2012 Pazartesi

Biz seninle hep ayrıldık

Gün herkesi sevip, azına güvenme vakti iken..
Ağarmasına takıldık... 
Devrim yapamadık biz hiç, güldüler çünkü yalandan..
Hor gözlerine takıldık.
Hükmünü bedava sürmeye çalışanlara inat.
Pahalı da olsa borçlandık hayata.
Keyfini aşıklar sürdü de...
Biz seninle hep ayrıldık.   
Hayal Çankay
En son intiharıydı aşkın bu dünyaya gelişi.Ve bir gün herkes hissizleştiğinde..
Tanrı aşkı çekip alacaktı yerden göğe.
Herkes giderken işine, gücüne...
Sabah zorla uyanırken belirsiz bir geleceğe..Günah dediğin neydi ki?
Ben sadece öpüyordum sokakta seni. Diğer her şey önemsizdi. 
Yine de ahlaksız diyorlardı bize. Oysa;
Kadınları sokakta dövüp, öldürüyorlardı.


 Hayal ÇANKAY

20 Aralık 2012 Perşembe

Gidenler

Benim yalanlarım vardı.. Kendimi inandırdığım.
Üstelik kimseyi kandırmadım.
Uslanmadan çizgi çektim hepsine.
Gidenlere.
Gelenler inandı doğrularıma.
Gidenler yalanlarıma.

HAYAL ÇANKAY

12 Aralık 2012 Çarşamba

YIKARLAR, DAĞITIRLAR !

En son eylemler olmuştu ya Taksim'de.
Artık olmaz.
Kimse geçmez, mekanlar isyan eder yine.
İçecek yer bulamayız her kaçamak da.
Metrobüsleri kaldırırlar.
Yetişemeyiz gideceğimiz yere.. 
Hem de o trafikte.
Kız kulesini erkekler basar sonra.
Bağdat caddesinden lüks araçlar basmaz gaza.
Kahvelere gidemez büyüklerimiz.
Simit atamayız martılara.
Arada bir Kocaeli, Sakarya ya kaçılmaz olur.
Kilitleniriz buralara.
Kavga ederiz olmadık yere.
Bağırırız durup dururken ekmeğindeki garsonlara.
Mevsimler değişir, kurak olur, sel olur ama...
Sonbahar olmaz.
Kar getirmez kış.
Yaz güneşe küser.
Ben şiir yazamam.
Saçmalayıp dururum böyle.
Mangal yakılmaz piknikler de.
Sigaraya hasret kalırız.
Rakı gelmez tekele..
Çocuklar oyunları unutur.
İnsanlar sevmeyi.
Hani çok isterdik ya cennete gitmeyi.
Allah ın gücüne gider belki.
Savaş falan çıkar..
Atatürk heykellerini yıkarlar.
Söylemedi deme.
Gel lan işte!

HAYAL ÇANKAY





UNUTMAK KOLAY DA.. ŞU ŞARKILAR OLMASA.. HAYAL ÇANKAY

Ne zaman duysam senin sesini..
Teneffüs ediyorum kendi kendime.
Bir şarkı açıyorum sözsüz.
Ruhumu parçalıyorum senin yerine.

İlmek... İlmek geçiriyorum boğazımdan.
Uslan diyorum kalbime, uslan!
Herkes seni yaşıyor zannederken..
Sen iyiyim de annene de yalandan!

Sonra bitiyor şarkı aniden...
Sesin yankılanıyor kulaklarımda.
Ben bu kadar aciz olmazdım ama..
Dinlemedim nasihatleri toy zamanımda.

Unutmak istiyorum dedim en sonunda.
Açtım en derinden bir şarkı daha...
''Unutursun diye çok korkuyorum''
Anlamadım sen mi söylüyorsun bunu bana?

Ben şarkıları bile senle karıştırırken
Sen beni kim bilir kimle unutuyorsun.
Ben de unuturdum belki ama..
Sen bana çocukluğumu hatırlatıyorsun.
Öyle çaresiz, öyle cahil, öyle toz pembe.

HAYAL ÇANKAY




HoşÇakal

Yaşanacak o kadar şey dururken kıyıda kenar da..
Ağlıyor gibi duran bir aşkın yarınlarına geçmişten başladık.
Kıstırıp gözlerimizi sevimli olmaya çalıştık en başta..
Hiçbir ihtimali düşünemedik.
Nasihatleri dinlemedik ve sandık ki hep bu an gibi kalacak ne de olsa..
Çocukken de ölenleri duyunca anlamamış mıydık tüm yalanları?
Zaten ölecektik, niye sevdik ki birbirimizi.
Niye birbirimiz varken seçtik peki; yalnızlığı?
Belki düşünmeyecektik bunları zaten...
Kulaklarımız çınlamasa.
Bu kadar kolay teslim olduk koskoca alfabe dururken..
Yalandan bir HOŞÇAKAL'a.

HAYAL ÇANKAY

DEĞİŞEN NESİL

Artık insanlar eskisi gibi değil.
Ne güvenebiliyor, ne gücenebiliyorsun.
Hayat sadece çiftleşmek onlar için.
Yüreği kirlendi çocukların da.
Artık çiftleşmeyi öğreniyorlar kitaplarında.
Düşman olduk aşka, düşmanız dünyaya. 
Gözlerimiz alevleniyor bakarken annemize, babamıza.
Atsalar bizi savaşın ortasına...
Öylece koşarız köle gibi.
Ve...
Hiç bir melek iyileştiremez bizleri.
Şeytandan başka...

HAYAL ÇANKAY

7 Aralık 2012 Cuma

SENİN GİBİ...

Kısa cümleler kurmak kolaydır.
Can alıcı kelimelerle dans etmek de.
Velhasıl;
Ben seni büyük bir hikaye de..
Nasıl kısaca betimleyebilirim ki...
Gökkuşağı görene kadar..
Daha kaç kişiyi..
Senin gibi..
Görebilirim ki?

HAYAL ÇANKAY

SEVGİLİ

Sen gittikçe ben bitmiyorum.
Tamam kalem traş misali kesip biçimleyebilirsin beni.
Yalandan da olsa seviyorsun ama..
Ben sen gittikçe...
Daha çok çoğalıyorum aşka, sevgili.

HAYAL ÇANKAY

AŞKIN DİLİ

Hangi dil de unuturum seni.
Hangi dil de saklarım sevdiğimi.
Yazdıklarımı anlamaman için..
Sana adandığını bilmemen için..
Daha kaç satır nefret kusmalıyım edebiyata.
İlla ''unuttum'' mu demeli.
Unuttuğumu sanman için?

HAYAL ÇANKAY

SOYTARI

Krallıkla kurtarılsaydı en kral aşklar...
Soytarı demezlerdi terk edenin arkasından.
Ki o soytarılar en çok güldürenler idi.
Böyle tuhaf...
Böyle de kahpe işte bazı aşıklar.

HAYAL ÇANKAY

5 Aralık 2012 Çarşamba

KAMİKAZE

Ömür kamikaze gibidir.
Talanları bırak yalanları da oturtursun yanına, arkana.
Aşkla, O zaten diğer taraftadır.
Alt üst olursun.
Sallanır durursun.
En tepe de karşılaştığında...
O sadece güler korkaklığına.
Gözlerin açık izlersin aşağıda kalanları.
Ve en önce sen düşersin.
Zira; talanlar da onundu, yalanlar da.
Zırh gibi sararlar seni..
Bir türlü düşüp de, ölemezsin.
Öyle sağlamdır demirleri.
Ve öyle demir gibidir kalpleri.
Sevemezsin.
HAYAL ÇANKAY

UNUT GİTSİN

Bazı insanlar kıymet bilmez.
Değerinden anlamaz pahalının.
Bırak. Bilmesin kıymetini.
Unut gitsin.
Düşme ayaklarına sevda dan anlamayan bir aptalın.

HAYAL ÇANKAY

HAYVAN GİBİ :d


ANLIYORUM

Alınmıyorum üzerime.
Senin yazdığın şiirlere, sözlere...
Ben hiç düşmedim bu duruma şu güne kadar.

Anlıyorum git gide.
Biten heyecanı, yalanı, dolanı..
Ben hiç sevmedim, seni sevdiğim kadar.

Alınmıyorum üzerime.
Aşkını, tabiatını, doğrularını..
Hiç sevilmedim gerçekten, böyle ''küçük düşürdüğün'' kadar.

HAYAL ÇANKAY



KARİKATÜR



NEREDESİN

Melekler soruyor seni.
O nerede, gelmeyecek mi?
Beraber gelecektiniz hani?
Sanırım Azrail'le pek araları yok.
Tebessüm edip kapıyı gösteriyorlar.
Girmem o kapıdan içeri.
Beni kim öldürdü..
Bilmiyorlar.
Neredesin?
Söylemek zorundalar!

HAYAL ÇANKAY

ÇAYDAN DA GÜZELDİ

Düşündüğüm kadarsın.Mavi bir ayrılığın, siyah gökyüzünü sevdim ben.Geceyi.Tomurcuklu çayını da sevmezdim. 

Ama gözlerin çaydan da güzeldi.

HAYAL ÇANKAY

BIRAKMA

Bana sevmeyi bırakma..
Özlemeyi.
Koklamayı başkalarını.
Düşman, perişan geceleri.
Unutmayı bırakma bana.
Gitmeyi kendine farz biçip, kalmayı bırakma.
Yalnızlığımı çalıp geri koynuma koyma.
Aklımı al, yüreğimi de.
Seni fısıldayan duvarlarımla baş başa..
Bırakma..
Bana beni, kendime..
O sakladığım gülüşünü bırakma.
Beni kim sabah uyandığında hemen fark edip saracak?
Bari...
Bana sensiz ölmeyi..
Bırakma.

HAYAL ÇANKAY

Sevmek mi? Bir daha asla!

Hiç bir ten uymayacaksa seninkinden başka tenime..
Gözlerin gibi bakmayacaksa hiç kimse..
Ellerimi tuttuklarında titremeyecekse eskisi gibi..
Ve heyecan duymayacaksam artık aşka.
Güzü yaşayacaksam yaz da..
Kışa ulaşamayacaksam Aralık'da..
Rengim değişmiyorsa hala sigarayla.
Soluk tenim canlanmayacaksa söylenen her doğruya..
Eş ruh dedikleri koca bir yalansa...
Sevmek mi? Bir daha asla!

HAYAL ÇANKAY


4 Aralık 2012 Salı

Toy

Tüm bu yalanlar...
Hayaller kalsın sen de, anlamı kalmadı umudun.
Fotoğrafları yırt gitsin.
Artık bir önemi yok mutluluğun.
Ne de olsa sen de daha güzel duruyor tebessümler.
Velhasıl;
Mutluluğumun içine edenlerin sıvayacakları günü bekliyorum.
Daha toyum. Bilirsin.
Küfür yakışmaz da bir şerefsizi başka türlü ifade edemezsin.
O gün bırak mutluluklarını, hayallerini de bok çukuruna atmak boyun borcum.
Şimdilik, af edersin.
HAYAL ÇANKAY

MÜHİM DEĞİL

Yutacak seni beni bıraktığın bu şehir.
Tuttuğun eller bıraktığında seni...
Kalben kimsenin sende heyecan bulamaması delirttiğinde..
Sokakları tanıyamayacaksın..
Eskisi gibi gülmeyecek o küçük çocuklar yüzüne..
Ne bir kahır, ne bir ızdırabımı duyacaksın.
Çoktan atlatmış olacağım ben.
Sen o güzel yüzün değiştiğinde,
Yanına kalmayacak işte.
En güzel yıllarını başkalarıyla geçirirken..
Sen kirlendiğinde..
Hayat seni o temiz küvetinden attığında..
Kalbin piçleştiğinde..
Ben olmayacağım yanında.
Geri kafalılıktan değil inan..
Hak ettiğim mutluluğu çaldığın için..
Her şeyi göze aldığımda güldüğün için..
Bana aşk olan sana komik geldiği için..
Yutacak seni beni bıraktığın bu şehir.
Şimdi gelsen de, gitsen de..
İnan mühim değil!
HAYAL ÇANKAY

HAYAL ÇANKAY

Seni unutmak mümkün.
İmkansızı aşarım belki bu gece.
Herkesin uyku saatinde...
Hala bunları yazacak cesaretim varsa... defalarca okuyacak halim..
Seni unutmak kolay.
Yeni birini aramayacağım elbette.
Bunlar çare değil.
Her şey bitmiş, her çare denenmiş.
Kalan unutmaksa sadece..
Hayalini gözümden...
Gözlerimi hayalinden..
Alamıyorum.
Seni unutmak değil de..
Hatırlamanın edebini aşarım bu gece.
Seni unutmak tabi ki kolay!
Yarın unuturum belki..
Sen gelmeden önce..
Gözlerimin önüne!


HAYAL ÇANKAY

YANLIŞ ANLADIN

Bir daha adını anmamak üzereydi..
Bütün yeminlerim..
Sana adanan bir besteyi hak etmiyordun sen.
Hangi şarkıyı açsam..
Sen değildin hatırladığım..
Bir daha yemin etmemek üzereydi..
Bütün adadıklarım..
Ne bir dileğim kabul oldu, ne duam..
Hayırsız mısın?
Her canlandırdığım hatıranın..
En acısı nüfus etti güçsüzlüğüme..
Benim kadar kimsenin sevemeyeceği gerçeğine..
Bir daha inandırmamak üzereydi.
Bütün göz yaşlarım.
Gittiğin her yolun taşı oldum bazen..
Adımlarını saydım.
Bir daha geri dönmemen içindi.
Bütün yalvarışlarım.
Yanlış anladın.
HAYAL ÇANKAY

Sen gitme diye...

Yağmuru bekliyorum.
Damlalar yeterli değil..
Kim bilir benim baktığım binaların pencerelerinde..
Kim bilir kimler buraya doğru bakıyor?
Bir yanımda yeşil,
Diğer yanımda kurumuş ağaçlar..
Hiçbiri mühim değil.
İçime doğan gideceğin..
O yüzden sokağın kenarında bir taşa,
Sarılmış, manzaraya aldanıyorum.
İçeriye giremeyeceğimi biliyorum.
Camın kenarından baktığını da..
Kapıyı açtığım an, son sözünü söyleyip;
Gidersin.
Biliyorum!
Sen gitme diye...
Ben gidiyorum!

HAYAL ÇANKAY

1 Aralık 2012 Cumartesi

Onlar, bunlar, şunlar... O lan işte!

Ben ''O'' dedim her cümle de. Kendisi sandı kimileri!
''Bu'' dedim ''aşk'' sandılar, demek istediğim O değildi.
''Şu'' deyince sevdikleri geldi akıllarına.
Onlar da benim aklıma gelmiyordu aslında.
Artık başka hitaplar yetmiyor dağarcığıma. Kendimden tiksindim..
Hak edene...Yazamadım işte. 
Kaldı ki, yoktu.
Hala kendileri sansınlar.
Bana şimdi: O'nlar.. Bu'nlar... Şu'nlar... 


Hayal Çankay

İstanbul

Seni şikayet etmek ne güzel, İstanbul'a.
Ve İstanbul'u sana.
Dudaklarım kanadı, çatallaştı yüzüm hala anlamadılar.
Biriniz çer çöplük, diğeriniz yalandan ağlar.
Hangi makama danışsam bu halinizi, sana ne lan diyorlar..

Bekçisi misin?
Zira; haklılar.
İki yakam bir araya gelirdi belki..
İki köprü bende de olsa.
İki kelam ederdin belki.
O gözler bende de olsa. HAYAL ÇANKAY

İnadına ağlarsın!

Ben öyle çok yalana inandım ki.
Öyle böyle değil.
Gök ağlamıyor aslında..
Yağmur, aslında yağmur değil.
içine atanların artık dayanamadığı...
Bir anda gözlerinden dökülen bir karmaşa.
Üstelik hepsi anlaşmış gibi.
Bahar bitti mi bulutlara tutunup başlıyorlar ağlamaya.
Acı çektirenleri hemen tanırsın!
Zira ;şemsiyeleri en yukardan nasıl da farkediliyor?
İnadına ağlarsın..


 Hayal Çankay

Zaman!

Sen aşk dersin, ben yalan.
Beni mahvederler, seni talan.
Ve sonra bir bakmışsın, O da gitmiş.
Ve bize geçmiş saatler, geçmeyen zamandır kalan.
Zaman! 


Hayal Çankay

Biz

 Çiçeklerden bahsetmezdin sen..
Bizden bahsetmezdin..
Yaşıyorum bak, sen yıkıldım sanarken..
Lakin çıkmaya korkuyorum karşına.
Resmimi alırım diye.
Geri kalanları yaşayıp, yeniden ölürüm diye.
Sana benden bir şey bırakmayıp, sende kalanların hepsini.
Belki geri alırım diye! Hayal Çankay

Geçen zaman...


Her heyecanı heba ederek başladık yalnız kalmaya. 
Başkaları yine çıkar sandık karşımıza.. 
Unut diyordum ama... 
Biliyordum yine kalacaktın bana.. 
Öyle ya biz seninle aşkı değil, geçen zamanı seviyorduk... 

HAYAL ÇANKAY

Vasat Şair


Belki de dünyanın en iyi şairi olabilirdim..Belki bu dünyanın en iyi şiiri olabilirdi.Ne verdiğin acı yetti..Ne de ömrümce unutamayacağım bir yaşanmışlık.

Her şey seninle ''bitti.


Safiye Ayla döktürmüş :)



Ah ahhhh :)

Bilmiyorum


Sen icraatı bilmiyorsun sevgili..
Söyleyemiyorum.. Dinlemiyorsun beni.
Topla beni, öyle dağıldım...
Öyle yoruldum ki...
Kazansam da seni, yeniden kaybederim.
Bunu biliyorum.
Kaçamam senden, kaçış yok.
Gözlerin çok uzak, vazgeçtim diyemiyorum.
Bu kadar yakınken sana, dipsiz dipsiz saçmalarken ben..
Beni bir hatırlasan..
Ben şimdi neleri, kimleri unuturdum.
Bilmiyorum.

HAYAL ÇANKAY

FİGÜRAN


Hep kıl payı kaçırırken aşkı...
Adı bile olmayan bu hikaye de..
''Yardımcı oyuncu'' takmışlar adımı.
Yanımdan esip geçiyorsun. Başrol edasıyla.
Kurgunun güzel, diyalogların vasat olduğu bir filmin setinde.
Aynı masa da yemek yiyemiyoruz seninle..
Sen hep ''esas'' olanla muhabbettesin..
Sürekli değişen...
Ben hep aynı yerdeyim.
Belki bir gün gelirsen..

HAYAL ÇANKAY

BAŞ ÜSTÜNE


Şayet elimde bir kanıtım olsaydı, vururdum yüzüne.
Boş zamanını değerlendiren iki önemsiz insan gibiydik. 
Oyundu belki de.
Koordinatları veren sendin.. Haritayı çizen de..
Şimdi ''ispatı olmayan'' bir aşkın peşine..

Beş para etmez bir mutluluğa..
Düşmem belki yine.
Velhasıl;
Deli divane olmam seni memnun edecekse..
Baş üstüne. 
Hayal Çankay

NASILSIN?

Biz hep belirsizi sevdik. 
Umurumuzda değildi yeni doğan günler.
Siyahtı bütün renkler..
Kalbimiz yerine, kulaklarımız çınladı hep.
Öyle ya; sevmeyi bilmiyordu yeni yetmeler.
Nasılsın ı sorarsın diye, hep iyi olmaya çalışmak zordu
Hep boşa gitti, ''ben iyiyim''ler... Hayal Çankay

Hayır derdik!

Her gelenin arkasından söylediğimiz şey bu değil miydi zaten. Git.
Kolaydı bize yalnızlık sanki!
Sormuyorlardı ki bize ''Gerçekten gideyim mi'' diye.
Hayır derdik. Cennetten bir vahiy inse o anda..
Cennet kapılarını açsa..
Siyaha beyaz deseler...
Hayır derdik. Severdik. Acıyı da!

HAYAL ÇANKAY